検索結果- トルコ語 - 英語

検索内容:

etme.

Google翻訳 / DeepL翻訳

tetkik etmek

verb

To scrutinise

Doktor, hastayı tetkik etmek için laboratuvara gönderdi.

Google翻訳 / DeepL翻訳

The doctor sent the patient to the laboratory to scrutinise.

詳細

teşebbüs etmek

verb

to try, to make an attempt

Yarın yeni bir projeye teşebbüs etmek istiyorum.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I want to try a new project tomorrow.

詳細

hareket etmek

verb

to move

Köpekler hızlı bir şekilde hareket ediyor.

Google翻訳 / DeepL翻訳

The dogs are moving quickly.

詳細

teşhir etmek

verb

to flaunt

O, yeni arabasını teşhir etmek için partiye gitti.

Google翻訳 / DeepL翻訳

He went to the party to flaunt his new car.

詳細

tevzi etmek

verb

(dated) Synonym of dağıtmak

O, hediyeleri tevzi etti.

Google翻訳 / DeepL翻訳

He distributed the gifts.

詳細

marine etmek

verb

(cooking) to marinate. / (slang, colloquial, rare) to have sexual intercourse, to fuck.

Balıkları marine etmek için limon suyu ve baharatlar kullanabilirsiniz.

Google翻訳 / DeepL翻訳

You can use lemon juice and spices to marinate the fish.

詳細

teşvik etmek

verb

to encourage

Öğretmenler, öğrencileri çalışmaya teşvik etmelidir.

Google翻訳 / DeepL翻訳

Teachers should encourage students to study.

詳細

etmez

verb

third-person singular indicative negative aorist of etmek

O, bu hatayı tekrar etmez.

Google翻訳 / DeepL翻訳

He does not repeat this mistake.

詳細

şikâyet etmez

verb

third-person singular indicative negative aorist of şikâyet etmek

O her zaman şikâyet etmez.

Google翻訳 / DeepL翻訳

She never complains.

詳細

tecrit etmek

verb

to insulate / to abstract / to isolate

Hastayı tecrit etmek önemlidir.

Google翻訳 / DeepL翻訳

It is important to isolate the patient.

詳細

Webで検索する