検索結果- トルコ語 - 英語

検索内容:

etmek

Google翻訳 / DeepL翻訳

arzu etmek

verb

to desire

Onun arzu ettiği şeyleri biliyorum.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I know what she desires.

詳細

ifade etmek

verb

to state, to express

Duygularını ifade etmek önemlidir.

Google翻訳 / DeepL翻訳

Expressing your emotions is important.

詳細

söz etmek

verb

To discuss, to talk about something. / To gossip about something or someone.

Bu konuda söz etmek istemiyorum.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I don't want to talk about this subject.

詳細

dikkat etmek

verb

to be careful, to watch out

Dikkat etmek önemlidir.

Google翻訳 / DeepL翻訳

It is important to be careful.

詳細

bloke etmek

verb

to block

Telefon numarasını bloke ettim.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I blocked the phone number.

詳細

konfigüre etmek

verb

to configure

Bu yazılımı nasıl konfigüre etmek istersiniz?

Google翻訳 / DeepL翻訳

How would you like to configure this software?

詳細

konfirme etmek

verb

to confirm

Randevuyu konfirme ettim.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I confirmed the appointment.

詳細

ajite etmek

verb

(transitive) to agitate

Onun sözleri beni ajite etti.

Google翻訳 / DeepL翻訳

His words agitated me.

詳細

helak etmek

verb

(transitive) to kill, to eliminate / (figurative, transitive) to tire, to make weary

Köpekler, fareleri helak etmek için kullanılır.

Google翻訳 / DeepL翻訳

Dogs are used to kill mice.

詳細

inkâr etmek

phrase

Alternative spelling of inkar etmek.

Onun suçunu inkâr etmek mümkün değil.

Google翻訳 / DeepL翻訳

It's impossible to deny his guilt.

詳細

Webで検索する