検索結果- トルコ語 - 英語

検索内容:

zam

Google翻訳 / DeepL翻訳

geçmiş zaman

noun

(grammar) past tense

Geçmiş zaman konusunu çalıştık.

Google翻訳 / DeepL翻訳

We studied the past tense topic.

詳細

gelecek zaman

noun

(grammar) future tense (time form of a verb)

Gelecek zaman \/da onunla bulu\u015ftu\u011fumuzda ona her \u015feyi anlataca\u011f\u0131m.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I will tell him everything when we meet in the future.

詳細

eş zamanlı

adj

synchronous

Eş zamanlı çalışma, verimliliği artırabilir.

Google翻訳 / DeepL翻訳

Working synchronously can increase productivity.

詳細

her zaman

adv

always

Her zaman mutlu olmaya \/ çalışmaya \/ gülümsemeye çalış.

Google翻訳 / DeepL翻訳

Always try to be happy \/ work \/ smile.

詳細

zaman bitimleri

noun

nominative plural of zaman bitimi

Zaman bitimleri yaklaşıyor.

Google翻訳 / DeepL翻訳

The deadlines are approaching.

詳細

zaman bitiminin

noun

genitive singular of zaman bitimi / second-person singular possessive genitive of zaman bitimi / third-person singular possessive genitive of zaman bitimi

Zaman bitiminin farkındayım.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I am aware of the end of time.

詳細

zaman bitimi

noun

time-out

Maçta zaman bitimi olunca, takım bir mola aldı.

Google翻訳 / DeepL翻訳

When the time-out occurred in the game, the team took a break.

詳細

zaman bitimini

noun

accusative singular of zaman bitimi / second-person singular possessive of zaman bitimi / third-person singular possessive of zaman bitimi

Zaman bitimini göz ardı etmemelisin.

Google翻訳 / DeepL翻訳

You shouldn't ignore the end of time.

詳細

zaman aralığını

noun

accusative singular of zaman aralığı / third-person singular possessive of zaman aralığı

Zaman aralığını belirlemek için bir plan yapmalısın.

Google翻訳 / DeepL翻訳

You should make a plan to determine the time interval.

詳細

zaman dilimi

noun

(computing) time slice

Bu işlem için belirli bir zaman dilimi ayarlamalısınız.

Google翻訳 / DeepL翻訳

You need to set a specific time slice for this operation.

詳細

Webで検索する