検索結果- トルコ語 - 英語

検索内容:

Çıkma,

çıkma

noun

verbal noun of çıkmak; exiting, going out / verbal noun of çıkmak; dating someone / verbal noun of çıkmak; ablative case / structure extending from a building, balcony / marginal note on a book or document, marginalia

Çıkma, onun için büyük bir fırsattı.

Google翻訳 / DeepL翻訳

Leaving was a great opportunity for him.

詳細

çıkma

adj

used, secondhand

Bu çıkma telefon gerçekten iyi bir fiyata satılıyor.

Google翻訳 / DeepL翻訳

This secondhand phone is being sold at a really good price.

詳細

çıkma hâli

noun

ablative case

Onun çıkma hâli oldukça düzensiz.

Google翻訳 / DeepL翻訳

Her ablative case is quite irregular.

詳細

çıkma durumu

noun

ablative case

Çıkma durumu hakkında konuşmalıyız.

Google翻訳 / DeepL翻訳

We should talk about the situation of going out.

詳細

çıkma hali

noun

Alternative spelling of çıkma hâli

Çıkma hali çok karmaşık bir durum olabilir.

Google翻訳 / DeepL翻訳

The dating situation can be very complicated.

詳細

çıkma hâlini

noun

accusative singular of çıkma hâli

Çıkma hâlini anlamıyorum.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I don't understand the state of not going out.

詳細

sokağa çıkma yasağı

noun

curfew

Sokağa çıkma yasağı saat 21.00'den sonra başlıyor.

Google翻訳 / DeepL翻訳

The curfew starts after 9:00 PM.

詳細

çıkmaz ayın son çarşambası

phrase

(idiomatic) when pigs fly; never.

Çıkmaz ayın son çarşambası beni ziyarete gelirsen.

Google翻訳 / DeepL翻訳

If you visit me on the last Wednesday of the month, it's like when pigs fly.

詳細

çıkmak

verb

(with ablative) to leave, exit, quit, get out

Okuldan çıktı.

Google翻訳 / DeepL翻訳

He/she left school.

詳細

çıkmaz sokak

noun

blind alley

Bu çıkmaz sokakta kayboldum.

Google翻訳 / DeepL翻訳

I got lost in this blind alley.

詳細

Webで検索する